Semih ve Güngör İstanbul’daki uluslararası bir denetim şirketinde uzun yıllardır görev yapan iki denetçidir. İş hayatları Türkiye’nin çeşitli illerine giderek irili ufaklı şirketlerin muhasebe ve vergi denetimlerini yaparak geçmektedir. Bu seferki görevleri Manisa’da Alman ortaklı bir matbaa şirketindedir. İkili firma merkezinden gelen talep üzerine bir hafta kalmak üzere Manisa’ya hareket ederler. İlk toplantılarını şirketin Genel Müdürü Ercan, Muhasebe Müdürü Nuri ve Üretim Müdürü Kemalettin ile yaparlar.

 

Satış ve Pazarlama Müdürü Güldane Hanım ise müşteride olduğu için toplantıya katılamaz. Daha sonra tesisi gezmek ve diğer personelle tanışmak için Ercan’ın asistanı Sema kendilerine eşlik eder. Tesise adım attıklarında ilk dikkatlerini çeken bölge bölge yoğunlaşan kimyasal kokudur. Sema bunun üretim gereği doğal olduğunu söyler. İş güvenliği açısından zorunlu olsa da kimse gözlük, maske vb. takmamaktadır. Semih’in aldığı ilk not bu olur. Sema onların da zamanla bu kokuya alışacağını garanti eder.

​

Semih ve Güngör tesiste geçirdikleri bir hafta içinde giderek tinerin etkisine girerek muhakeme yeteneklerini kaybedecek, Güldane ve Ercan’ın şirketin içini boşaltmak üzere kurdukları entrikanın bir parçası olmaktan başka seçenekleri kalmayacaktır.